Bittik, albayım, bittik. Hiç beklemediğim anda çamaşır iplerine astılar hayallerimi. Yetmez gibi üstüne bir de kar, kış, fırtına geçirdim. Üzerime yapışan yapraklar benimle birlikte ağladı, albayım. Bir poyraz esti, iliklerimde hissettim istenmeyişimi, albayım.
Nereye gittiğimi bilmiyorum, albayım. Hissediyorum, albayım, hissediyorum! Gittiğim yerde salıncaklar yok, etrafta koşuşturan çocuk sesleri, ilkbaharda sarıldığım o kadın yok, albayım!
En başa dönecek olursak, başlan ...