“Uzak, çok uzak diyarlardan birinde, sıradağlarla çevrili Tahttarevalli ülkesinde, yaşardı kırmızı gelinciklere âşık garip bir kraliçe! Kukkulikko`ydu adı!
Gündüzleri neredeyse bulutlara değecek kocaman, bembeyaz bir peruk takardı; geceleri de upuzun kukuletasını giyer, uykuya öyle dalardı.”
Sarayının bahçesine ektirdiği gelincik tohumlarıyla değişiverdi kaderi bizim kırmızıya âşık kraliçenin! Neler neler gelmedi ki başına?
Kalbimizin derinliklerinde tüm kapıları açan bir anahtar ...