Zamana hükmeden mekâna da hükmeder.
Ölmekten değil, ne zaman öleceğini bilememekten korkuyordu. Sarayın karanlık odasında celladın ayak sesleriydi zamanı gösteren saat. Zaman, aldığı her nefeste ölümdü bedbaht Şehzade için. Tek düşünebildiği, celladının boynuna geçirdiği yağlı urganın kendisini nefessiz bırakacağı andı. Ölümden korkmuyordu artık. Korkusu beklemekti. Onun kıyameti zamana hükmedememekti. Kıyamet bilinmezlikti.
Saraydaki kafesinde kıyametini bekl ...