Eylül’ün kurşuni günlerinde, ülkenin aydınlık geleceği boğuldu tank paletleri altında... Ama
zalimkârlara karşı direnenler de vardı susmamak ve kimliğinden soyunmamak için... Cezaevlerinde
öğütülmeye çalışılan insanlık onurunu, korumak için öne çıkanlar, hücre hücre öldüler. Fakat karanlığın
yüzünü yırtan bir tutam ışık oldular sonunda...
Kale duvarlarıyla korunan koca bir mezara çevirmek istediler umudun yatağını... Her biri kızıl bir
meşaleye dönüşen ok’lar fırlad ...