Edip Münir: “Yine bu anda zevkin, eğlencenin her çeşidinden usanmış, iç sıkıntısından şezlonglar üzerinde uyuklayan insanlar da var.” Ruhsar: “Bu deniz üzerinde çalışan gündelikçileri götürüp o kibarların sofralarına oturtmalı. O şezlonglarda uyuklayanları da bu Arap mavnalarına getirerek ellerine ağır kürekleri vermeli. İnsanları böyle nöbetle çalıştırmalı, dinlendirmeli... İşte adalet, eşitlik diye ben buna derim. Öyle demokrasi, proletarya, faşizm, sosyalizm ve benzeri kelimelerle insanlar ...