Yazı dili tutucudur ama canlıdır ve dilin konuşmaya
dayalı kısmı gelenekçi yazı dilinin aksine değişime
açıktır; zaman, mekân ve şartların ihtiyaçları
ölçüsünde alışılmış kalıpları zorlar, başkaca biçim,
ses ve birleşimleri kabul edebilir. Kullanımda
özümsenmiş dolayısıyla farklılaşmış söz ya da
sözcükler bir dönem "yanlış" farz edilmiş olsa da
Türkçenin gelişim seyri açısından önemli veri
kaynağı hüviyetindedir. Kitapta bu dil ürünü söz ya
da sözcükl ...