Birbirine zayıf düğümlerle bağlı dokuz öyküden oluşuyor bu kitap. Changzhou'nun sokaklarını dolduran kim varsa konuşuyor kendi dilince. Mobilet üzerinde flört eden genç bir çiftten Budist tapınağı önünde el falı bakan yaşlı kadınlara, evden kaçıp özgürlüğün anlamını arayan beyaz bir kediden Çin'in son yetmiş yıllık tarihine tanık olmuş bir piyanoya, zaman kavramının kent tarafından yaratılmış bir yanılsama olduğunu düşünen bir motokuryeden şiddetin bulaşıcılığının en yalıtkan yüzeylere bile meyd ...